BERGAMA - page 4

Karanlık Dönem
İÖ 1200 dolaylarında
kitlesel göç
dalgalarıyla
Anadolu’ya akan
çoğu Thrak kökenli
talancı yığınlar,
Tuz Gölü ile Malatya
arası yörede ve o
yörenin güneyinde
varlığını sürdüren
(birkaç geç Luvi ya da
Aram Beyliği dışında)
Anadolu’nun bütün
devletlerinin,
devletçiklerinin
sonunu getirdi.
Talancılar kentlerin, kasabaların pek
çoğunu yakıp yıktı ve yıkıma uğrayan
bölgelerde bir kültür kazınması
gerçekleşti, oralarda zaten pek yaygın
olmayan yazı büsbütün unutuldu. Ne
var ki, talancı göçmen yığınlarıyla
yerli halkın karışması sonucunda, İÖ
9. yüzyılda, Anadolu’da, Phrygler diye
tanıdığımız yeni bir ulusun ve ona
özgü kültürün oluştuğunu görüyoruz.
Bu yeni ulus, belki de beylikler
konfederasyonu niteliğinde bir
egemenlik örgütü olarak, kendi ilkel
devletini (krallığını), Ankara,
Eskişehir, Afyon, Kütahya yöresinde,
kurdu. O çekirdek bölgenin
yakınlarında, Bozüyük gibi yerlerde,
hatta bir hayli ilerisinde Elmalı
tümülüsünde, Phryg kültür yapıtları
elde edilmiştir. Ancak, ne krallık
egemenliğinin kapsadığı alanın, ne de
Phryg kültürünün egemen olduğu
alanın sınırlarını güvenle
belirleyebiliyoruz.
Phryg devleti, Kırım’dan gelen
Kimmerlerin Anadolu içlerine uzanan
yığınsal saldırı göçleriyle güçsüzleşti ve
Phryg halkı, batıdaki güçlü komşusu Lydia
Krallığı'nın egemenliğini tanıdı. Lydia
egemenliği, en geç İÖ 585’te, Kızılırmak'a
kadar uzanmış idi; dolayısıyla, hiç
kuşkusuz, Mysia’yı ve o arada Bergama
yöresini de kapsamakta idi.
Perslerin İÖ 546’da Lydia devletinin
can evine, başkent Swarda/Sardeis’e
kadar sokularak onu zaptetmesi
üzerine Lydia Krallığı yıkıldı ve
İran egemenliği Batı Anadolu’ya da
yayılmış oldu.
B E RGAMA’ N I N E R K EN DÖN EM TAR İ H İ
Pausanius, düşmanla işbirliği ettiği ortaya
çıkınca kaçıp Athena tapınağına sığındı,
ama orada bulunduğu yerin kapısına
bir duvar örülerek ölüme terk edildi.
Afyon kuzeyinde ilçe
merkezi İhsaniye
yakınında, İÖ 6.
yüzyıl yapıtı, çok
görkemli bir Phryg
anıtı ve tapkı yeri:
Aslankaya.
Fotoğraf Bilge Umar
Phryg kenti kalıntıları
alanındaki “Midas’ın
Tahtı”; aslında, dinsel
tören günlerinde
üst yanına tanrı
heykellerinin konacağı
yer koltuk gibi
işlenmiş bir yazıtlı
sunak.
Fotoğraf Bilge Umar
20
1,2,3 5,6,7,8,9,10,11,12,13,14,...20
Powered by FlippingBook